Psikiyatri Yatan Hasta Kliniklerinde COVID-19 ile İlgili Alınabilecek Önlemler

psikiyatri.org.tr /

Değerli Meslektaşlarımız,

Sağlık çalışanları tüm toplumun maruz kaldığı önemli bir tehdit olan koronavirüs salgını ile mücadelenin en önemli cephelerinden birinde yer alıyor. Salgınla mücadeleyi planlayanlar tarafından titizlikle üzerinde durulması gereken bir konu sağlık çalışanlarının sağlığının korunmasıdır. Bu konuda Dünya Sağlık Örgütü oldukça kapsamlı ve güncel olan bir kılavuz hazırlamıştır. Bu tedbir ve uygulamaların tüm sağlık kuruluşlarında uygulanmasını yöneticilerimizden ısrarla talep etmemiz gerekiyor. Bu konuda Türk Tabipleri Birliği ve diğer sağlık çalışanı meslek örgütlerinin girişimlerinin de desteklenmesi önem taşıyor.

Ruh sağlığı alanında çalışanların karşı karşıya kaldığı ve çözümü için genel-geçer bir model geliştirilememiş önemli bir diğer sorun da yatan hastaların bulunduğu psikiyatri servisleri ile ilgili önlemlerdir. Daha önce ciddi boyutta etkilenmiş ülkelerden Güney Kore’de tanı konulmuş 3000’in üzerinde olgunun 101’inin psikiyatri servislerinde kalan hasta olduğu ve 7’sinin kaybedildiği biliniyor. Her ne kadar sağlık hizmetleriyle ilgili kaynakların önemli bir bölümü salgınla mücadele ve etkilenenlerin tedavisine yönlendirilmiş olsa da, tıbbi olarak yatarak tedavi görmesi gereken ve tedavileri ertelenemeyen hastalar için psikiyatri servislerinin ayakta kalması gerekiyor. Bunu sağlamakla ilgili idarecilerin girişimlerinin olmasını umuyoruz.

Ruhsal bozukluk nedeniyle yatarak tedavi uygulanan klinikler genellikle hastaların sosyal etkileşimini teşvik edecek şekilde  işlemektedir. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, servislere özel önlemler alınması gerekebilir. Hasta bakımının sürdürüldüğü diğer kliniklere benzer ve onlara ek olarak psikiyatri servislerinde özel olarak alınması gereken bazı tedbirleri sıralamak isteriz:

Hazırlıklı olun:

  • Öncelikle böyle zamanlarda sık rastlanılan sahte bilgiler yerine salgınla ilgili gerçeklere erişebilmek gerekir. Bu nedenle, hızla yaygınlaşan salgınla ilgili verilere, tedbir ve yaklaşımla ilgili sürekli güncellenen önerilere erişmek için Türk Tabipleri Birliği ve Sağlık Bakanlığı’nı takip edin. Bu yazıda değinilen tedbirlerin uygulanmasının psikiyatri kliniklerinde ihmal edilmemesi için ısrarcı olun.
  • Salgınla çevreden yalıtılmış bir şekilde başa çıkmak olası değil. Bu nedenle kurumunuzda mevcutsa enfeksiyon kontrol biriminden yoksa enfeksiyon uzmanlarından kliniğinize özel ne gibi tedbirler alabileceğinizle ilgili bilgi alın, işbirliği kurun. Mutlaka bağlı olduğunuz Tabip Odası ile iletişim içinde kalmaya çalışın. Bu salgın herkes için yeni olduğundan, uygulanan önlemlerle ilgili diğer ruh sağlığı klinikleri ile bilgi alışverişinde bulunun. Uyguladığınız ve etkin olduğunu gördüğünüz önlemleri Türkiye Psikiyatri Derneği ile paylaşın, yaygınlaştıralım.
  • Salgınla mücadele bir ekip çabası gerektiriyor. Bilgilerinizi hızla ve açıkça personelinizle paylaşın ve takım halinde çalışmanın genel ilkelerini gözetin. Kendilerini nasıl korumaları gerektiği ile ilgili bilgilendirin, kaygı ve önerilerini dikkate alın.
  • Sağlık çalışanları için gereken kişisel korunma ekipmanının yeterli sayıda ve erişilebilir olmasını sağlayın. Bu ekipmanların hangi durumlarda neleri içerdiği ve nitelikleri ile ilgili güncel önerileri takip edin.
  • Bulunduğunuz şehir ve çevre illerdeki psikiyatri kliniklerinin ayaktan ve yatarak tedavi, acil değerlendirme olanakları hakkında bilgi edinin. Güncel gelişmelerle ilgili birbirinizi haberdar etmek için iletişim imkanları oluşturun. Türkiye Psikiyatri Derneği Şube yönetimleri bu konuda önemli rol oynayabilir. 

Çalışanlarınızı ve hastalarınızı koruyun:

  • Çalışanlarınızın vücut ısısında yükselme hissi, ateş veya son günlerde (son 7 gün) beliren öksürük, nefes darlığı ya da boğaz ağrısı gibi COVID-19’a benzer belirtileri olduğunda sağlık kontrolü yapılmadan kliniğe gelmemelerini sağlayın, tıbbi bakıma erişmelerine yardımcı olun.
  • Tüm çalışanların işe gelmeden bu belirtiler açısından kendisini kontrol etmesini, belirtilerin varlığına rağmen geldiyse hızlıca amirini haberdar etmesini sağlayın. Güvenilir ve dürüst bilgi vermenin bir vatandaşlık görevi olduğunu ve halk sağlığı açısından önemli olduğunu hatırlatın.
  • Bir çalışanınızda belirtiler veya hastalık şüphesi olduğunda kurumunuzda izlenecek protokolü öğrenin, uygulanmasını sağlayın.
  • Klinikte topluca yapılan her türlü etkinliği, iptal etmek üzere gözden geçirin. Bunlar hastalarla personelin bir arada bulunduğu grup tedavileri, uğraşı etkinlikleri olabileceği gibi klinik işleyişle ilgili vizitleri de içerebilir.
  • Sosyal mesafelenmenin en sık yinelenen önlem olduğunu göz önünde bulundurun. Topluca gerçekleştirilen etkinliklerin iptaline ek olarak elden geldiğince yatan hasta sayısını sınırlandırmaya çalışın. Bunun için tedavisi ayaktan sürdürülebilecek hastalarda yatışa karar vermeyin veya yatmakta olanların taburculuğunu planlayın. Tüm bu işlemlerde tıbbi gereklilikleri öncelikle değerlendirin. Her hastanın topluca yaşanılan bir ortamda bulundurulması salgın halinde enfeksiyon riskini arttırmaktadır. Bunu göz önünde bulundurduğunuzda, yatarak tedavi kararı ile ilgili eşiğinizi güncellemeniz gerekebilir.
  • Yeterli sosyal desteği olmayan, evsiz veya cezaevlerinde bulunan ciddi ruhsal hastalığı olan hastaların değerlendirmelerinde yeterince korunamadıklarını, tedbirleri alamayacaklarını hatırlayarak enfeksiyona dair bulgu ve belirtileri  göz önünde tutun ve gerektiğinde gerekli konsültasyon ve sevkleri sağlayın.
  • Topluca yapılan etkinlikler yemek saatlerini de içermektedir. Hasta sayısının azaltılmasının yanı sıra görevli personelin hastaların aralarındaki mesafeyi koruyacak şekilde oturmalarını sağlamları ya da yemeklerin hasta odalarında tüketilmesiyle ilgili düzenlemelerin faydası olabilir. Benzer bir düzenlemenin, eğer kliniğinizde mevcutsa, sigara içilen alanlar için de yapılması gerekebilir.
  • Birden çok hastanın aynı odada kalmasını gerektiren servis düzeni, bulaşmanın önüne geçebilecek mesafe bırakılmasını güçleştirmektedir. İdareyle görüşerek yatak sayınızı oda sayınızla sınırlandırmaya çalışabilirsiniz.
  • Hasta yakınlarının ziyaretlerini sonlandırın. Bunun için hastalar ve yakınlarının iletişim kurabilmesiyle ilgili telefon ve benzeri yöntemler konusunda uygulamanızı gözden geçirmeniz gerekebilir. Bunu yaparken hastalarınızın günlük gereksinimlerinin karşılanmasına özen gösterin. Ancak hasta yakınları ile sık temasın çalışanlarınız için riskli olabileceğini unutmayın.
  • Psikiyatri servisleri hastalara verdikleri izinler konusunda çeşitlilik göstermektedir. İzinler, kısa ya da uzun süreli olmasından bağımsız olarak, enfeksiyon riski taşımakta, virüsün kliniğe taşınmasının önünü açmaktadır. Bu koşullarda yatarak tedavi edilmesine karar verilen hastaların klinik durumu da göz önünde bulundurularak, izin uygulamasına son verilmelidir.
  • Hastaların diğer tıbbi nedenlerle değerlendirmesi gerektiğinde servisinize girecek diğer sağlık personelinin de, gerekli önlemleri aldığına ve COVID-19 benzeri belirtileri olmadığına emin olun.
  • Tüm bu önerilerle birlikte, sosyal mesafelenmenin mutlak yalıtılma anlamına gelmediği, ne durumda olursa olsun hastaların sosyal temas gereksinimlerinin olduğu akılda tutulmalı, denge kurulmaya çalışılmalıdır.

Kliniğinizi temiz tutun:

  • Bulaşmanın damlacık yoluyla gerçekleştiği bilinmektedir. Bu nedenle her zaman olduğundan daha sık yüzey temizliği yapıldığından emin olun. Buna sıklıkla temas edilen kapı kolları, trabzanlar, telefonlar gibi birden çok kişinin temas etme ihtimali olan yüzeylerin temizliğinin de dahil edildiğine emin olun. Bu temizliklerde salgınla ilgili önerilen temizlik malzemesinin uygun şekilde kullanılmasını sağlayın.
  • Çöp kutularının her zamankinden daha çok sayıda ve görülebilir, erişilebilir olmasına özen gösterin. Düzenli olarak boşaltılmalarını sağlayın.
  • Bulaşma damlacık yoluyla gerçekleşiyorsa da, düzenli olarak havalandırmanın önemi vurgulanmaktadır. Kliniğinizde, özellikle birlikte kullanılan alanların havalandırmasına özen gösterin.
  • Hastalar ve personel tarafından kullanılan kaşık, tabak ve benzeri yeme araçlarının, havlu ve yatak malzemelerinin topluca temizlenmesinde bir sakınca yoktur. Ancak yeterince temizlenmeden ortak kullanılmaması sağlanmalıdır. Temizlikle ilgili personelin bu eşyaları toplar veya yıkarken kucaklamaması önerilmelidir.
  • En önemlisi, bulaşma ile ilgili genel önerinin, el hijyeninin sağlanmasıdır. Özellikle kendine bakımın kötü olabileceği hastalarda, el temizliğine her zamankinden daha fazla özen gösterilmelidir. 

Erken saptama ve hızlı müdahale:

  • Hem hastalarda hem de personelde COVİD-19 benzeri belirtiler gözlendiğinde izlenecek bir protokolün hazırlanmasını sağlayın ve tüm personelin bu protokolün işleyişini anladığına emin olun. Bu protokolü hastane yönetimi ve diğer sağlık otoriteleri ile iletişim içinde geliştirip sürdürün.
  • Enfeksiyon şüphesi halinde hastaların fiziksel izolasyonunu sağlayabilecek hazırlığınız olsun. Böyle bir şüphe halinde ya da bulaşmanın kesinleşmesi durumunda kullanılması gereken ekipmanın hazırda bulunmasını sağlayın. Hem gerekli testlerin yapılma biçimi hem de uygun yaklaşımla ilgili enfeksiyon uzmanlarının önerilerini önceden almış olun.
  • Kapalı bir serviste bir ya da daha çok olgu saptanması halinde, belirti göstermese dahi temas etmiş olan hasta ve personelle ilgili izlenmesi gereken süreç konusunda enfeksiyon uzmanlarından gecikmeden öneri alın.
  • Solunum yolu ile ilgili diğer enfeksiyonlar, klinik olarak kolaylıkla ayırt edilebilen durumlar değildir. Bu durumlarda da hastanın yalıtılması, damlacık yoluyla bulaşan hastalıkla ilgili önemli bir tedbirdir. Bu durumlarda, enfeksiyon açısından değerlendirme hızla gerçekleştirilmelidir.

Yatan hasta servisleri refakatçi uygulaması açısından değişkenlik göstermektedir. Refakatçi varlığında yukarıda sıralanan tüm önlemlerin onlar içinde geçerli olduğu unutulmamalıdır. Yatış sırasında refakat etsin etmesin, hasta yakınlarının enfeksiyonla ilgili önlemler ve uygulamalar konusunda bilgilendirilmesi önemlidir.

Yukarıda sıralanan önlemlerin büyük çoğunluğu ancak hastayla işbirliği kurulabildiğinde sağlanabilmektedir. Oysa yatışı gerektirecek ölçüde ağır ruhsal bozukluğu olan kişilerde bunu sağlamakla ilgili güçlük yaşanılması beklenir. Bu da psikiyatri kliniklerinde tedbirlerin önemli bölümünün kişinin inisiyatifi ve bilinçliliğine terk edilmemesini gerektirmektedir. Yine de güçlükler yaşanması olasıdır. Geliştirilebilecek çözüm önerilerinin diğer sağlık çalışanlarıyla paylaşılması, özellikle böyle güç durumlar açısından büyük önem taşımaktadır.

Hepimize kolaylıklar dileriz. Saygılarımızla,

Türkiye Psikiyatri Derneği Merkez Yönetim Kurulu